Kocaeli merkezine yaklaşık 5km. Mesafede Köseköy’de tüm zor koşullara rağmen zevkle inşa ettiğim 5 villalık uygulamadan söz etmek istiyorum.
Hali hazırda çiftlik olarak kullanılan geniş arazinin bir kısmında sonradan butik otel konseptinde kullanılacak olan binaların inşaatına başlarken temel prensip olarak geniş arazide yüksek katlı binalar yapmak yerine doğal yapıyla uyumlu az katlı bir tasarımı tercih ettim. Ön plana çıkarmak istediğim en önemli ayrıntı herhangi bir nedenle burayı ziyaret edecek ya da burada ikamet edecek insanlara yöresel cephe karakterlerimizdeki kendine has güzellikleri ve motifleri gösterebilmekti. Tasarım aşamasında beş farklı yöresel unsuru dış cephe hatlarını belirleyen ana fikir olarak belirledim. Tabii ki oranlar ve işin üretim aşamaları konusunda ciddi ve titiz bir çalışma yapmak gerekmekteydi. Bilindiği gibi özellikle cephe tasarımı konusundaki en küçük bir denge ve oran hatası çok güzel tasarladığınızı düşündüğünüz bir yapının sonuçta alelade bir hale gelmesine sebep olabiliyor. Bu fikirden hareketle evlerin dördünü tek katlı birini ise iki katlı olarak tasarladım.
Planlama ilkesi evlerin tümünde aynıydı. İki oda bir salon banyo ve mutfak ile bunları tamamlayan geniş bir dış sofa. İki katlı olarak tasarladığım beşinci evde ise dışarıdan bağımsız bir merdiven ile çıkılan üst katta geniş bir iç sofa bir kitchenette ve banyo ile tamamladığım önünde de çevreye hakim bir balkonu olan özel bir mekan ortaya çıktı.

 

Binaların karakteristik cephe çalışmaları yanında en önemli özelliklerinden biri 1.5metrelik geniş saçaklar ile dış etkilerden önemli ölçüde korunmalarıydı.

Birçoklarının farkında dahi olmadığı zengin yöresel yapı motiflerimizi de tek katlı yapılarda ahşap kaplama, iskelet arası tuğla dolgu(hımış), iskelet arası taş dolgu ve bugün sadece Doğu Karadeniz de sınırlı sayıda örneği olan dolap çatkı-muska çatkı özelliğinde tasarladım. Beşinci evde ise yine Kayseri’de özel olarak ürettirdiğim kerpiç malzemeyi iskelet arası dolgu olarak kullandım. Bu yaklaşımım sonuçta aynı plan tipinde beş farklı ve her biri tamamen özgün bir yapı topluluğunu ortaya çıkardı.

Tüm iskelet sistem çatı makasları da dahil olmak üzere mesafe ve uygulama koşulları düşünülerek prefabrike olarak hazırlandı. Nitelikli çam malzemeden ve emprenye edilerek hazırlanan panolar montaj aşamasında neredeyse hatasız şekilde bir araya getirildi. Temel aşamasından sonra her bir yapının taşıyıcı sistemi çatı dahil olmak üzere bir hafta gibi bir sürede tamamlandı. Cephe çalışması ise daha uzun bir zaman aldı. Çünkü gerçekten ince el işçiliğine dayalı bir uğraşıydı. Kimi noktalarda defalaca sökülüp yeniden uygulama yapıldı. Cephe çalışmalarının tamamlanmasının ardından tüm dış yüzeyler dış etkilere karşı özel şeffaf bir solüsyon ile kaplandı.
Bu işlem özellikle harman tuğla ve kerpiç gibi dış etkilerle çabuk bozulan malzemelerin dayanım gücünü çok uzun yıllar arttırıyor.

İç mekanlarda temel dekorasyon fikrim de yine doğal malzemelerin kullanılmasından yanaydı. Yatak odalarında hindistan cevizi kabuğundan yapılmış coco halı kullandım.
Diğer mekanlarda ise traverten ve seramik kullandım. Tüm mutfaklar yine masif çam malzemeden üretildi. İç ve dış kapılar da masif çam malzemeden üretildi.

Yine çok karakteristik bir motif olan ve evlere müthiş bir derinlik duygusu verdiğine inandığım tekne tavan detayını tüm evlerde uyguladım. Son olarak her bir ev dış cephe etkilerine dayanıklı ve tümüyle orijinal pigmentle üretilmiş boyalar ile boyandı.

Yapıların ortasında kalan alanda ise dört yapraklı yonca formunda bir havuz inşa ettim. Peyzaj çalışmaları da evleri güzel bir resim gibi çerçeveledi. Yüzme havuzu ile birlikte insanın olabildiğince uzun zaman geçirmek isteyeceği bir kompleks ortaya çıktı.

Bugün de evler konaklama amacıyla kullanılmaya devam ediyor. Üzerinden hayli zaman geçmiş olmasına rağmen tasarım ve yapım aşamasındaki hassasiyetim sayesinde bugün de kullanıcılarının keyifle yaşamasına olanak sağlıyor