Sırapınar köyünün içinde yaptığım sıradışı bir yapı. Gerçekten büyük bir keyifle inşa ettiğim evlerden bir tanesidir seçkin evi. Bugün hala içinde bulunduğu köyün en güzel evi olma özelliğini koruyor.

O bölgede yoğun iş yaptığım dönemde köyün o zaman ki muhtarı bana gelip biraz da utanarak kardeşinin bir evi olmadığını, ona bir ev yapıp yapamayacağımı sorduğunda neden olmasın dedim. Ev yapılacak yeri bana gösterdiklerinde biraz gülümsedim doğal olarak çünkü bana gösterdikleri yer köyün oldukça arkasında hatta ücra denebilecek bir konumdaydı.

Bir kaç gün içinde herkes bu konu hakkında konuşmaya başlamış ve köyde yaşayan birine bir mimarın ev yapacak olması bir hayli yankı bulmuştu.  Bir iki gün nasıl bir tasarım yapacağımı düşündüm. Buraya yapılacak ev sade ama köy halkına mimari açıdan bir şeyler de anlatabilecek bir ev olmalıydı. Arsanın hemen arkasından dere geçiyordu. Bu nedenle bodrum kat yapılamazdı. Hatta mevsiminde sular yükseldiğinde zaman zaman taşkınlar bile olabiliyordu. O yüzden binanın giriş kotunu toprak seviyesinin bir metre kadar üzerinde tuttum. Prefabrike panoları ve tüm çatı taşıyıcı sistemini bir kaç günde hazırlattım. Bu sefer gerçekten bir rekora imza atıyorduk. Çünkü sadece üç günde yapı iskeleti çatısıyla birlikte ayağa kalktı. Tüm köy halkı şaşkınlık içindeydi. Bu nasıl olabilirdi? Halbuki etraflarına şöyle bir baksalar hayvan barınağı ya da yem deposu olmaya terk ettikleri hurdası çıkmış bir kaç evin de aslında zamanında aynı teknikle yapılmış olduğunu fark edeceklerdi. Hatta bunlardan bir tanesi tam da benim yaptığım evin karşısındaydı.  Ekibimle birlikte tüm şaşkın bakışların altında çalışmaya devam ettim. Muhtar ve kardeşi o kadar heyecan içindeydiler ki neredeyse 24 saat evin önünde bekler olmuşlardı. 7. Günde tüm yapıyı rijit hale getirecek diyagonal payandalama çalışmasını tamamladık. Diğer taraftan da dış cephede izolasyon malzemesi üzeri rabitz telli sıva uygulamasına başlamıştık. 25.günde ev pencere doğramaları takılmış, sıvası bitmiş ve iç tesisatları tamamlanmış haldeydi. Bu arada köy halkı özellikle kadınlar muhtelif bahanelerle (daha ziyade bana ve ekibe börekler taşıyarak) evi deyim yerindeyse tavaf etmeye başladılar. Gelenin ardı arkası kesilmiyordu.  Tabii soruların da… 45. Günde ince yapı da tamamlandı. 50. Günde aile yeni eve taşındı. 52. Günde bacadan tüten dumanı gördüğümde tamamdır dedim. Yeni bir hayat yeni ve yaşayan bir ev. Köy halkından biri yanıma yaklaştı ve mimar bey  biliyor musun dedi? Sen bize ev nasıl olurmuş gösterdin. Şimdi her gün kendi evime moral bozukluğuyla gidiyorum. Daha iyisini yapabilirmişiz. Hiç bunun farkına varmamışız.

Bir gün oralara yolunuz düşerse siz de gidip görün derim.